KiÅŸisel sınırlar; insanların bize bizim de insanların hayatına olan müdahalemizi kontrol altında tutmamızı saÄŸlayan, manipüle olmaktan koruyan, iletiÅŸim için netlik saÄŸlayan çizgilerdir. Sınırlarımızı bildiÄŸimiz takdirde davranışlarımız doÄŸru olarak ÅŸekillenecektir. 

Bölgeler, ÅŸehirler, evler, bahçeler...

Hayatımıza konu olan her alan kendine bir sınır belirler. Peki insanların nasıl kişisel bir sınırı olmalı ?

Kişisel Sınırlar Nedir ?

     Ä°nsanlara özgü olan ve herkesin kendi öz düzenleme kapasitesine göre belirlediÄŸi sınırları vardır. Bu sınırlar çeÅŸitli olsa da genellikle fiziksel, duygusal, manevi ve maddi sınırlar olarak karşımıza çıkar. Fiziksel olarak birinin yakın temasından hangi seviyede rahatsız olduÄŸumuzu belirleyebiliyorsak fiziksel bir sınır belirlemiÅŸ oluruz. Yakınlarımıza ve yabancılara karşı bu sınırlarımız farklı olabilir. Duygusal sınırlarımız; duygu ve düÅŸüncelerimizin ne kadarı insanlara ulaÅŸmalı ve duyguların ne kadar deÄŸerli görüldüÄŸü, dinlenildiÄŸi ve anlaşıldığını belirlemekle netleÅŸir. Ayrıca insanlara duygusal sınırlarımızı sözle ifade etmek, onların sınırı aÅŸmalarını önleyebilir. Manevi sınırlarımız; sahip olduÄŸumuz inancın gereÄŸini yerine getirdiÄŸimiz süreçte saygı duyulması ve ibadetler için alan açılmasını saÄŸlar. Manevi sınırlar birçoÄŸumuz için en net ve keskin olan sınırlarımızdır. Maddi sınırlarımız ise kazandığımız para, mal ve ihtiyaçların kiÅŸinin kendi kararıyla kullanılmasını saÄŸlar. KiÅŸiye göre zaman, mekan, özel alan sınırları da artarak çeÅŸitlenebilir.

Nasıl sağlıklı sınır oluşturabiliriz ?

1. Öncelikle benlik algımız ve yaÅŸam ÅŸartlarımız neticesinde bir sınır belirlenmelidir. Kendimizi tanıdığımız sürece sevdiÄŸimiz, sevmediÄŸimiz, ilgilerimiz, yeteneklerimiz gibi konularda daha net sınırlar koyabilir, iletiÅŸim çatışmalarının önüne geçebiliriz. 
2. Vücut tepkilerimizi ve beden dilimizi iyi analiz etmeliyiz. Farkında olmadan sınırlarımız aşıldığı takdirde bedenimiz fizyolojik olarak tepki verir ve bizi bu sınırsızlığa karşı korumaya geçer. Heyecanlanmak, kızarmak, titremek gibi beden hareketleri sınırın neresi olduÄŸunu tespit etmemize yardımcı olabilir. 
3. Hayatımızdaki hedeflerin ve önceliklerin farkında olarak, esneyip esnemeyeceÄŸini bildiÄŸimiz süreçlerin farkında olmalıyız.
4. Ä°letiÅŸim becerilerimizi güçlendirmeli, sınırlarımızı ifade ederken olası çatışmaların önüne geçmeye çalışmalıyız. 

Sınır koyma süreçlerinde tepkilerle karşılaÅŸabiliriz. Bazen sınırlarımızın esneyebileceÄŸini unutmayalım.

İlk Sınır : Hayır !

     Hayır diyebilmek sınırları net olan ve ihtiyaçlarını karşılayabilen insanlar için daha kolay olmaktadır. Ancak fedakar olduÄŸumuz bir kültür içerisinde bu kelimeye alışabilmek ya da doÄŸru alanlarda kullanabilmek oldukça zordur. Sınırlarınızın bilindiÄŸi ve kendiniz açısından da net olduÄŸu zamanlarda hayır kelimesi sizi koruyan bir kelime haline gelir. Yeterince yapamayacağınız, sorumluluk almak istemediÄŸiniz, kendinizi kırmak istemedÄŸiniz zamanlarda saÄŸlıklı iletiÅŸim ile hayır diyebilirsiniz. Kararsız kaldığınız durumlarda her iki sürecin deÄŸerlendirmesini yaparak harekete geçebilirsiniz. Her ÅŸeye hayır demekten ziyade, yeteri kadar kullanmak çok daha saÄŸlıklı olacaktır. 

Hayatımızın, benliÄŸimizin ve kararlarımızın sorumluluÄŸunu doÄŸru sınırlar koyarak alabiliriz. 

Sizi ve ruh saÄŸlığınızı önemsiyoruz.